Beden ile ruh kavramları genellikle iki farklı kavram olarak değerlendirilir. Ancak ruh (zihin) ve beden (fiziksel) sağlığı göz önüne alındığında, ikisi ayrı olarak düşünülmemelidir. Çünkü ruh ve beden sağlığı temelde bağlantılıdır ve insanların yaşam kalitesini önemli ölçüde etkilemektedir.
Acı veya ağrı sebebiyle doktora gittiğinizde, doktor genellikle ağrınızın fiziksel/bedensel bir nedenini arayacaktır. Altta yatan stres/depresyon faktörleri keşfedilmediğinde, fiziksel sorununuza tanı koyması ve tedavi etmesi mümkün değildir. Özellikle de sorunun açıkça görülen fiziksel bir sebebi yoksa doktorun size bir yardımı olamayacaktır. Ancak; kişi yaşamında başa çıkamadığı stres/depresyon kaynağını belirleyebilirse, fiziksel sorunun iyileşmesine büyük katkı sağlayacaktır.
Hepimiz zaman zaman kendimizi gergin ve stresli hissederiz. Bu gerginlik ve stres, hayattaki duygusal iniş çıkışların bir parçasıdır. Bu semptomların birçok kaynağı vardır. Çevremizden, vücudumuzdan veya kişisel düşüncelerimizden ve yaşadığımız dünyaya bakış açımızdan dolayı ortaya çıkabilmektedir. Sınav dönemleri, iş arama dönemleri, maddi sıkıntılar gibi baskıcı dönemler doğal olarak strese sebep olabilir. Maalesef ki bedenimiz de fizyolojik olarak stresle başa çıkmak ve tepki vermek üzere programlanmıştır.
Stres durumundan en çabuk solunum sistemi etkilenir. Vücudumuzun oksijensiz kalmaması için ve kanı hızlıca dağıtabilmek için daha hızlı nefes alıp verme tepkisi gösteririz. Birçoğumuz için bu bir sorun teşkil etmiyor gibi görünse de, nefes darlığı ve yeterli oksijen almakta sıkıntı yaşayan astım hastaları için bu ciddi ve müdahale edilmesi gereken bir durumdur. Yetersiz miktarda hava ciğerlerimizde hızlı ve zor solunuma neden olabilir. İnsanların endişe ve panik ataklarına yatkın olmasının temel nedenlerinden birisi de budur.
BEDENİN SANA SİNYAL VERİYOR!
- Ağrıyan sırtın değil, yüklediğin sorumluluklar.
- Ağrıyan başın değil, düşüncelerin.
- Acıyan boğazın değil, söyleyemediklerin/ifade edemediklerin.
- Hazımsızlık çeken miden değil, sana yapılanlar.
- Yağlanan karaciğerin değil, duyduğun öfke.
- Sıkışan kalbin değil, kırgınlıkların.
- Kırılan kemiklerin değil, hayata karşı duyduğun kırgınlık.
- Kitlenen boynun değil, sabit bakış açın.
FACEBOOK YORUMLAR