Pandemi şartlarında tüm dünya gönüllü izolasyon, kısmi ve tam kapanma gibi süreçler içinden geçmekte. Bu süreçler insanların günlük yaşam tarzlarını, sosyal çevreleri ile birebir etkileşim kurma alışkanlıkları dışında hareket etmelerine sebep olmaktadır.
Günlük rutinleri ve yıllardır alışagelmiş hayat tarzımızı etkileyen pandemi şartları, internet, teknoloji, sosyal medya gibi vakit geçirebileceğimiz, diğer insanlarla sanalda olsa etkileşim sağlayıp, sosyalleştiğimiz ortamlara rağbeti arttırmıştır. Bu artış üzerine yapılan bilimsel araştırmalara göre pandemi öncesi sosyal medya kullanımı ortalama 4 saat civarındayken, pandemi sonrası ortalama 8 saatin üzerine çıktığı gözlemlenmiştir. Kullanım saatinde gözlemlenen artışa ek olarak kullanım saat aralığı genel olarak akşam saatleri iken pandeminin etkisi ile gündüz saatlerinde de sosyal medya kullanımında önemli ölçüde artış görülmüştür. İnsanların sosyal medyaya ve sanal ortamlara kaymalarındaki en büyük sebepler, gündemden haberdar olma, sosyalleşme, kendi hayatından kesitler paylaşma ve başka kullanıcıların paylaşımlarına erişme, eğlence, alışveriş yapma gibi ihtiyaçlarından doğduğu da araştırma sonucunda elde edilen bilgilerdendir. Bu artışın farkında olan sosyal medya kullanıcıları ve markalar içerik ve etkileşim şekillerini içinde bulunduğumuz pandemi koşullarına göre revize etmiş, pandemi sürecinde artan sosyal medya kullanım oranını kendi lehine çevirmiştir. Takipçi sayılarını ve marka tanınırlıklarını arttırıp, paylaşım ve etkileşimleri ile sosyal medya kullanım oranındaki artışa etki etmektedirler.
Kullanıcıların ve ticari amaç güden kullanıcıların bu süreci en iyi şekilde değerlendirecekleri gözle görülmekte.Sosyal medyaya olan ilgi ve kullanım oranındaki artışın ne yönde ilerleyeceğini pandemi sürecinin belirleyeceği de çok açık.
Burcu YILMAZ
FACEBOOK YORUMLAR