Bizim ülkemizin en büyük sorunu belki de bu konu sorunda değil aslında düzeltilemeyen, bir çare bulunamayan, utanç verici hâl Kadına Şiddet.
Şiddet bir halk sağlığı sorunudur bunun yanında bir hak ve özgürlük ihlalidir.
Dünya Sağlık Örgütü’nün tanımına göre şiddet; “sahip olunan gücün ve iktidarın, fiziksel ya da ruhsal bir yaralanmaya ve kayba neden olacak biçimde bir başka insana, kendine, bir gruba, bir fikre, bir yaşam tarzına, bir varoluşa, doğrudan ya da dolaylı yolla uygulanmasıdır”. Şiddetin tanımındaki en önemli boyutlardan biri, içinde zarar verme amacı taşıması ya da buna araç olmasıdır. Yani şiddet; kasıtlı olarak, gücün bedensel ve/veya ruhsal zarar verecek ya da verme riski yaratacak biçimde kullanımıdır. Günümüzde ise etkisini arttırarak varlığını hissettiriyor.
Neler yapılmadı ki bu durumun önüne geçmek için yine de bir gelişme yok ve hala şiddetin, tacizin, tecavüzün önüne geçmek için devletimiz ve sivil toplum kuruluşları, dernekler ve ismini sayamayacağımız kadar birçok insan bu vahşete dur demek için çaba sarf ediyor. Ama hala kendini asarım keserim diye nitelendiren ve ataerkilliği ön plana atarak “ya benimsin ya kara toprağın” diyen insanlarla aynı havayı soluyoruz ne yazık ki!
Kadın cinayetleri genellikle herkesin gözü önünde kamusal alanda yaşanıyor. Bu cinayetlerin kurbanları çoğunlukla daha önce suç duyurusunda bulunmuş, yardım talep etmiş kadınlardan oluşuyor.
Şiddet gören kadınlar kendilerini nasıl koruyabilir?
Şiddet anında, banyo, mutfak gibi yerlere kendinizi kapatmayın, mümkün olduğu kadar çıkış kapısına yakın olmaya çalışın. Eşinizde şiddet eğilimi hissediyorsanız, önceden eşinizin bilmediği bir adreste birkaç parça eşyanızı ve bir miktar parayı hazır bulundurun. Çocuğunuz varsa onunda birkaç parça eşyasını ve kimliğini aynı yerde bulundurun. Ulaşabileceğiniz kadın sığınma evlerinin telefonlarını mutlaka ezberleyin.
Şiddete uğrayan kadın nasıl bir yol izlemeli?
Şikayet için karakola veya savcılığa başvuru: Şiddetin her türlüsüne maruz kalan kadın, karakola veya savcılığa başvuruda bulunabilir. Başvuruyu -ihbarı- alan kolluk, bir yandan suç konusunda soruşturma yaparak evrakları savcılığa ulaştıracak, diğer yandan aile içi şiddetin tespiti halinde şikayet şartı aranmaksızın koruma kararı verilmesi için dosya Aile Mahkemesi'ne sevk edilecektir.
Savcılık toplanan delillerle soruşturma kapsamında ceza davası açılmasına karar verebilecek olup bu kapsamda özellikle fiziki şiddetin ispatı için “darp raporu” alınması gerekir.
6284 sayılı kanun kapsamında aile mahkemesine başvuru – Uzaklaştırma talebi: Harçtan muaf olan ve kısa sürede talep hakkında karar verilen başvurular bir nebze de olsa kadının korunmasında; failin uzaklaştırılması, engellenmesi vb. önleyici korumalar sağlamaktadır.
Aile mahkemesi nezdinde verilen koruma kararı savcılık aracılığı ile ilgili karakola hızla gönderilecek ve karardan şiddet uygulayan haberdar edilecektir. Şiddet uygulayan koruma kararına aykırı davranırsa hakkında ceza davası açılması ve zorlama hapsi gündeme gelecektir.
Hukuki destek: Uygulamada şiddet mağduru kadının ekonomik gücünün de olmadığı göze çarpmakta olup karakol ve savcılığa başvuru sırasında CMK Baro Mağdur Hakları Servisi’nden bir avukat atanmasının istenilmesi halinde avukat desteği ücretsiz olarak sunulmaktadır.
Aile Mahkemesine başvurmak ve bir avukattan hukuki destek almak isteyen, fakat mali durumu elverişli olmayan kadına ise baro adli yardım servisleri aracılığıyla ücretsiz hukuki destek sağlanmaktadır.
Kaymakamlıklara bağlı kadın sığınma evleri, baroların kadın hakları merkezleri de mevcut olup, şiddet altındaki kadın için ŞÖNİM olarak anılan Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi vb. birçok kurum nezdinde koruma önlemi sunulmakta olup, mağdur kadının yalnız olmaması için çalışmalar devam etmektedir.
Şiddet gören kadınların yasal hakları nelerdir?
- 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’ dan yararlanıp şiddet uygulayanı evden uzaklaştırılması için karakola, savcılığa veya doğrudan aile mahkemesine başvurulabilir.
- Boşanma davası açabilir, maddi ve manevi tazminata hak kazanılabilir.
- Nafaka hakkına sahiptirler.
- Şiddet gösteren kimse için ceza davası açılabilir.
Şiddete uğrayan bir kadın için toplum ne yapabilir?
Toplumun bu konuda duyarlı olması gerekir. Gözler önünde dövülen veya bıçaklanan bir kadını seyretmek yerine, hemen kolluk kuvvetlerine ihbarda bulunulabilir.
Kadına yönelik şiddete karşı ellerimizi ve yüreklerimizi birleştirelim.
Kadınlara çocuklara her ne olursa olsun şiddetle bir çözüm gösterilmeyeceğini insanlara aktarmak için birlikte çaba sarf edelim. Kızlarımızı, çocuklarımızı, annelerimizi korumak kollamak bizlerin elinde her kim olursa olsun susmayın ve susturulmanıza müsaade etmeyin.
Av. Esma ÖZALP
[email protected]
03444136226
FACEBOOK YORUMLAR